Dil Öğreniminde Pratik ve Performans: Etkili İpuçları
Yabancı Dilde Konuşma Blokajı! - Nasıl aşılır?
Bu hafta, dil öğrenimi sürecinde karşılaşılan ortak bir soruna değinmek amacıyla dört öğrencimle görüştüm. Çoğu, "Hocam, ben konuşamıyorum," diyerek dil yeterliliklerinin yetersiz kaldığından şikayet etti. Bunun üzerine, mevcut çalışmalarını sordum. Ortak yanıtları kitap okumak, film izlemek ve kelime ezberlemekti. Ancak, performanslarını artırmak adına herhangi bir çalışma yapmadıklarını belirttiler.
Öğrenim ve Performans Çalışmaları
Dil öğreniminde performansı artırmak için iki tür pratik çalışma bulunur:
Pratik ve performans.
Pratik çalışmalar bildiğimiz konuları pekiştirmeye odaklıdır. Ne yazık ki, sadece boşlukları doldurmak, gramer çalışmaları yapmak ve kelime ezberlemek bizi konuşturmaz. Başarılı konuşma için gereken performans çalışmasında iki ana bileşen vardır:
Yazma ve konuşma.
Yabancı dil öğreniminde konuşmak için yazabilmek gerekir. Bu süreç, düşünme şablonumuzu oluşturmamıza yardımcı olur.
Düşünme Şablonu ve Yazmanın Önemi
Düşünme şablonu oluşturmak için yazmayı teşvik ediyorum. Yazma sırasında belirli bir akış oluşur ve öğrenilen gramer konuları ile yeni kelimeler test edilir. Beynimizin konuşma ve yazma sırasında aynı bölgesinin çalıştığını belirten çalışmalar vardır. Yazma, konuşma yeteneklerini güçlendiren bir antrenmandır.
Stresin Rolü ve Konuşma Hızı
Stres altında, düşündüğümüz kelime sayısı dört bine kadar çıkarken, normal insan bir dakikada sadece yüz yirmi kelime konuşabilir1. Bu durum heyecanlandığımızda kelimeleri unutma ve cümle kurmada zorlanmayı açıklar. Ancak yazma alışkanlığı, konuşma sırasında şablon oluşturmayı kolaylaştırır ve heyecan duygusunu kontrol eder.
Empirik Araştırmalar
Avrupa’da yapılan bir araştırmada, zayıf İngilizceye sahip öğrencilere bir ay boyunca her gün yirmi dakika özgün yazma çalışması yaptırılmış ve konuşmalarında belirgin iyileşmeler gözlemlenmiştir.2
Ders kitapları üzerine yapılan araştırmalar, yazma alıştırması az olan okulların İngilizce başarısının düşük olduğunu ortaya koymaktadır.3
Günlük yazma alışkanlığı edinen öğrencilerin konuşma yetenekleri akranlarına oranla daha yüksek bulunmuştur.4
Öneriler ve Sonuç
Günlük yazma alışkanlığı edinmek için defter ve kalemi yanınızdan ayırmayın ve ilgilendiğiniz konularda yazılar yazın. Önemli olan, yazarken fikirlerinizi tamamlamak ve kelimeler takılmadan akışınızı sürdürmektir. Bu yöntem, dil geçiş süreçlerinizi kolaylaştırır ve öğrendiğiniz kelimeleri hafızanıza uzun vadeli olarak yerleştirir.
Sonuç olarak, dil öğrenme sürecinde yazma ve konuşma pratiğinin önemi büyüktür. Eğer siz de benzer deneyimler yaşadıysanız, yorumlarda buluşalım!
Yazmak için konular:
4000 kelime ile düşünme araştırması https://journals.sagepub.com/doi/abs/10.2466/pms.1990.71.3.1043
80 Öğrenciye yapılan Free Writing Çalışması https://journals.sagepub.com/doi/full/10.1177/21582440211007112
Rusya'da müfredat incelemesi ve başarı korelasyonu https://cyberleninka.ru/article/n/pismennaya-kommunikatsiya-na-inostrannom-yazyke-problemy-shkolnoy-praktiki
Rusya'da günlük yazan öğrencilerle ilgili araştırma https://infourok.ru/statya-specifika-raboty-na-sochineniem-v-srednej-shkole-5661541.html
Hocam, günlük rutin dijital klavye kullanarak ( cep telefonu, tablet pc vs) bir youtube veya instagram postunun altına İngilizce yazmakta kalem ve defter kullanmak ile aynı etkiyi sağlayabilir mi? Sizin fikriniz nedir?